Sigorta şirketleri iş verenler veya haksız fille sebebiyet vermiş ilgili kurumlar dosyanın sulh haliyle çözümü için tazminat ödemeyi kabul edebilmektedirler; ancak bu kabullerini iyi niyet dahilinde değerlendirmek pek mümkün görünmemektedir.

Mağdurlara imzalatılan ibranamelerin makbuz hükmünde olduğunu gösteren birçok Yargıtay kararı mevcuttur. Sigorta şirketlerinin veya ilgili kurumların mağdurlardan aldıkları ibra karşılığı yaptıkları eksik ödemeler onları geri kalan sorumluluklarından kurtarmamaktadır. Bu durumda yapılan eksik ödemeleri talep etmek mümkündür.

Davacı, trafik kazası sonucu oluşan iş gücü kaybı nedeniyle tazminat talebinde bulunmuştur. Yerel mahkemece davacının, sigorta şirketini ibra ettiği gerekçesiyle maddi tazminat talebinin reddine karar verilmiştir. Uyuşmazlık, davacı tarafından verilen ibranamenin tüm maddi zararları karşılayıp karşılamadığı, bu suretle davalıyı borçtan kurtarıp kurtarmadığı noktasında toplanmaktadır. Gerçek anlamda ibranameden söz edilebilmesi için tazmin edilecek miktar ile buna karşılık alınan meblağ arasında açık bir oransızlık bulunmaması gerekir. Tazmini gereken miktar ile ibranamede yazılı miktar arasında açık bir oransızlık varsa bu belge ibraname değil makbuz hükmündedir.
17.HUKUK DAİRESİ E.2010/3172/K.2010/5525

Eksik ödenen tazminatlarda en büyük sebeplerden bir tanesi de yaşam tablolarına ilişkindir. Zira sigorta şirketleri halen daha hazine müsteşarlığına yaptıkları dayatmalarla kabul ettirdikleri CSO 1980 veya TRH-2010 yaşam tablolarını kullanmaktadırlar.

Peki Yargıtay bu konuda ne diyor?

‘Mahkemece hükme esas alınan hesaba dair bilirkişi raporunda bakiye ömrün PMF yaşam tablosu yerine TRH-2010 tablosunun esas alınarak ve artırma ve iskonto oranlarının % 5 olarak uygulandığı belirlendiği anlaşıldığından kararın bozulması gerekir.
(Yargıtay 21. HD. E.2016/6482 K.2016/9545 T.9.6.2016)

Görüldüğü üzere yüksek Yargıtay  da tazminat hesaplamalarında denetlenmeye en elverişli olan PMF-1931 yaşam tablosunu kullanmayı uygun bulmuştur. Bu verilen kararın hazine müsteşarlığının torba kanunla yapmış olduğu değişiklikten hemen sonra verilmesi Yargıtay’ın bu konuda ne kadar kararlı olduğunu bir kez daha göstermiştir. Bu durumda sigorta şirketlerinin yapmış olduğu hesaplamaların eksik olmasının en önemli sebeplerinden biride yanlış yaşam tablosu üzerinden hesaplama yapmalarıdır.

Sonuç olarak sigorta şirketlerinin yapmış oldukları ödemelerde eksiklik olması halinde, bakiye alacakların talebi mümkündür.